Resulullah (SAV) Efendimiz Rabbından naklen anlatıyor:
"Allahu Teâlâ şöyle buyurdu:
- Kıyamet günü Ben şu üç zümrenin hasmıyım:
Bir kimse ki: Kendisine ihsan ettim, ama o zulmetti... Bir kimse ki: Bir hürü sattı, parasını da yedi... Bir kimse ki: İşçi tuttu. Ondan istifade etti. Ama ücretini ödemedi."
Bu da Kudsî bir Hadis-i Şeriftir. Manasını aşağıdaki şekilde anlatabiliriz. Şöyle buyurulmaktadır:
"Bir kimse ki, kendisine ihsan ettim ama o zulmetti." Bu cümlenin mana derinliğinde şu cümleler saklıdır: "Ben ona varlık verdim. Ta ki Varlığımın mazharı, yani Zuhur yeri ola. Fakat o, Benim belli sebep için verdiğim varlığı kendisine mal etti. İddiası bu yolda oldu... Tıpkı Firavun'un "Ben sizin Yüce Rabbınızım..." (Nâziat Suresi, Ayet-24) dediği gibi...
"Bir kimse ki hürü sattı, parasını da yedi..." Bu da şu manayadır:
Bir kimse vardır; kalb nurunu nefsin zulmetinden kurtardı. Çeşitli taatle meşgul oldu. Yüce makamlara çıktı ve üstün mertebelere erdi. Sonra gerisin geri döndü. Şöyle ki: Kalbin nurundan çıktı. Nefsin karanlık yuvasına, onun yoluna girdi. İşbu mana, şu Ayet-i Kerime ile anlatılır: "Onlar ki kâfır oldular; dostları putlardır. Onları nurdan zulmete geçirir. Bunlar cehennem ehlidir. Orada sonuna kadar kalacaklardır." (Bakara Suresi, Ayet-257)
Anlatılan halin sonundadır ki, o, amellerine aldandı. Şehvet afetlerinin iptilâsına uğradı. Mal ve şöhret sıkıntısına çarpıldı.
İşbu hal üzerinedir ki: Nefsin hür başı hürlüğünü yitirir; boynuna yersiz istekler zinciri geçer, bağlanır. İşte bundan sonradır ki: Nefsin hürriyetini, görsünler ve işitsinler pahasına satmış olur...
Bu kudsî mana taşıyan Hadis-i Şerifın bir başka yönden şerhini yapmak gerekecek. Allah-ü Teâlâ adeta şöyle buyuruyor: "Bir kimse ki Mutlak Varlığı müşahede etmeden varlıkta bir yer iddiasında bulunur... Nefs de görsünler işitsinler dileği ve isteği ile kabarır... Zühde karşı bir arzu duyup, vera haline sahip olarak, taattan da, yine nefsin yersiz istekleri için bir yardım payı çıkarırsa... Ve nefse ancak hakettiği kadarını vermezse... Evet Ben, böyle olan bir kimsenin herşeyin ayrıldığı ceza günü geldiği vakit hasmı olurum."
En iyi bilen Allah-ü Teâlâ'dır.
sadreddin konevi